Arkadaşlık zorlu bir ilişkidir. Arkadaş edinmek bulmak kolay bir iş değildir. En azından benim için her zaman öyle oldu. Bir ortama girdiğimde özellikle yeni bir ortama orada hemen arkadaş bulmak gerçekten zordur.Bu böyle basit arkadaşlıktan bahsetmiyorum ben. Senin yanında olan seni anlayan her durumda her anında seni destekleyen yakın arkadaşlıktan dostluktan bahsediyorum. Bunun için de bu günler yani eski günler aklıma gelmiş iken bu arkadaşlık psikolojisi konusunu konuşmak istedim burada.

Arkadaşlıklar benzersiz ilişkilerdir.Ancak ilişkiyi ve ilişkili boyutlarını tanımlamak zorlu bir görevidir. Tek ve tamamen yeterli bir arkadaşlık tanımı belirlemek, hayatımız boyunca arkadaşlıkların oluştuğu çok çeşitli kategorilere ve hayatımızda alanlarına dayanan aşılmaz bir hedef olabilir. Bununla birlikte, çoğu kişiler arkadaşlığın sosyo duygusal alanda var olduğu ve karşılıklı bağımlılık ve etkileşimlerin gönüllü doğası ile ayırt edildiği konusunda hemfikirler. Bu nedenden dolayı aslında arkadaşlık da insanın doğasında olduğu bir gerçek olarak arkadaşlık psikolojisi ile yakından ilişkilidir.Arkadaşlığın en olması gerektiğine dair herkesin kendi bireysel bir tanımı muhakkak vardır.

Ve aradığımız arkadaşlıklar yada kurduğumuz arkadaşlıklar dan beklentilerimiz her zaman aynı psikoloji de olabilir. Aslında burada önemli olan kendine uygun seni anlayan dinleyen gerçek bir arkadaşlığa sahip olmaktır. Oysa şimdi baktığımızda her gençin sorunu gerçek bir arkadaşlık kuramamak olmaktadır. Bunun nedeni de kişilerin birbirine çıkar için yaklaşımları olmakta. Oysa aradan bu durumu çıkardığımızda gerçekten bir arkadaşa sahip olma olasılığımız daha da yüksek işte bunun için de arkadaşlık psikolojisi anlamak ve bu durumda bu konuyu ele almak benim için de güzel bir durum oldu.